Diyanet İlmi Dergi, vol.35, no.3, pp.39-50, 1999 (Refereed Journals of Other Institutions)
Casusluk, tarihin eski dönemlerinden günümüze kadar süregelen
en önemli faaliyetlerden birisidir. Artık günümüzde de istihbarat çalışmaları
her devlet için zaruret haline gelmiştir. Enformasyonu güçlü devletler dünya
milletleri arasında inkâr edilemeyecek boyutta bir etkinliğe sahiptir.
Devletler birçok işlerini artık kurdukları gizli servisler aracılığı ile çözüme
kavuşturmaktadır. İslam tarihine baktığımızda, hemen her dönemde istihbarat
faaliyetlerine büyük önem verildiğini ve bu doğrultuda çalışmalar yapıldığını
görebiliriz. İslam’da istihbarat çalışmalarına önem verilmesinin temel
dayanağını, ayet, hadis ve uygulamalarda bulmak mümkündür.
Casusluk suçunun, İslam ceza hukukundaki had, cinayet ve ta'
zir şeklindeki ceza ayırımlarından ta'zir grubu içerisinde yer aldığı açıktır.
Ta’zir cezaları da günün koşullarına göre devletin takdir edeceği ceza türlerini
kapsayacak niteliğe sahiptir. Buna göre casusluk suçuna karşılık ta'zir cezası
olarak duruma göre, sınır dışı etme, fiziki ceza, hapis ve ölüm cezalarından
herhangi birisi uygulanabilir.