Diliçi Çeviri: Reşehât Örneği


Creative Commons License

Ballı A.

in: Sosyal, Beşeri ve İdari Bilimler Alanında Yeni Trendler I, Prof. Dr. Sinan SÖNMEZ, Editor, Duvar Yayınları, İzmir, pp.7-19, 2022

  • Publication Type: Book Chapter / Chapter Research Book
  • Publication Date: 2022
  • Publisher: Duvar Yayınları
  • City: İzmir
  • Page Numbers: pp.7-19
  • Editors: Prof. Dr. Sinan SÖNMEZ, Editor
  • Ankara Yıldırım Beyazıt University Affiliated: Yes

Abstract

Intralinguistic translation, more than 100 years, became a

translation phenomenon whose effect is increasing day by day

into language revolution parellel to social and cultural

transformations of Turkish society. Modern day Turkish texts

which are written with Latin alphabet took the place of Ottoman

Turkish texts which are written with Arabic alphabet. However,

while transforming cultural heritage to new generations old texts

especially religious texts cannot be read. While overcoming this

situation intralinguistic translation has become an inevitable

phenomenon. In this study, Reşehat-u Aynil - Hayat which is

accepted as one of the indispensible sources of Sufi life since 16

th century in Ottoman and simplified by Necip Fazıl Kısakürek

was evaluated. Also, intralinguistic translation approaches

adopted by author were elaborated. With a diachronic method,

the intralinguistic translation processes within the scope of

Reşahat simplification of author were evaluated through

contrastive analysis which will be done between translated text

and simplified text.

Dil içi çeviri, yüz yıldan fazladır Türk toplumunun sosyal ve

kültürel değişimler paralelinde yaşadığı dil devrimi içinde etkisi

günden güne artarak çoğalan bir çeviri olgusu haline gelmiştir.

Arap harfleri ile yazılan Osmanlıca Türkçesi metinlerinin yerini

Latin harfleri ile yazılan günümüz Türkçesi metinleri almıştır.

Ancak kültürel mirasın yeni nesillere aktarılmasında eski

metinlerin, özellikle de dini metinlerin okunmasını engelleyen

bir durum ortaya çıkmıştır. Bu durumun aşılmasında dil içi

çeviri kaçınılmaz bir olgu olmuştur. Bu çalışmada, Osmanlı'da

tasavvufi hayatın 16. yüzyıldan bu yana vazgeçilmez

kaynaklarından biri olarak kabul edilmiş Reşehât-ı Ayn’il-Hayât

tercümesini sadeleştiren Necip Fazıl Kısakürek'in sadeleştirmesi

ele alınmış, yazarın benimsediği dil içi çeviri yaklaşımları

üzerinde durulmuştur. Artsüremli bir yöntemle, yazarın Reşehât

sadeleştirmesi kapsamında uyguladığı dil içi çeviri işlemleri

tercüme metin ve sadeleştirme metni arasında yapılan karşıtsal

çözümlemeler üzerinden değerlendirilmiştir.