MOLECULAR VISION, vol.27, pp.323-353, 2021 (SCI-Expanded)
Rosacea is a chronic inflammatory disease that affects the face skin. It is clinically classified into the following four subgroups depending on its location and severity: erythematotelangiectatic, papulopustular, phymatous, and ocular. Rosacea is a multifactorial disease triggered by favoring factors, the pathogenesis of which remains imperfectly understood. Recognized mechanisms include the innate immune system, with the implication of Toll-like receptors (TLRs) and cathelicidins; neurovascular deregulation involving vascular endothelial growth factor (VEGF), transient receptor potential (TRP) ion channels, and neuropeptides; and dysfunction of skin sebaceous glands and ocular meibomian glands. Microorganisms, genetic predisposition, corticosteroid treatment, and ultraviolet B (UVB) radiation are favoring factors. In this paper, we review the common and specific molecular mechanisms involved in the pathogenesis of cutaneous and ocular rosacea and discuss laboratory and clinical studies, as well as experimental models.
Rosacea, yüz derisini etkileyen kronik inflamatuar bir hastalıktır. Klinik olarak lokalizasyonuna ve ciddiyetine bağlı olarak şu dört alt gruba ayrılır: eritematotelanjiektatik, papülopüstüler, fimatöz ve oküler. Rosacea, patogenezi tam olarak anlaşılamayan, destekleyici faktörler tarafından tetiklenen çok faktörlü bir hastalıktır. Tanınmış mekanizmalar, Toll benzeri reseptörler (TLR'ler) ve katelisidinlerin ima ettiği doğuştan gelen bağışıklık sistemini; vasküler endoteliyal büyüme faktörü (VEGF), geçici reseptör potansiyeli (TRP) iyon kanalları ve nöropeptitleri içeren nörovasküler deregülasyon; ve cilt yağ bezlerinin ve oküler meibom bezlerinin işlev bozukluğu. Mikroorganizmalar, genetik yatkınlık, kortikosteroid tedavisi ve ultraviyole B (UVB) radyasyonu olumlu faktörlerdir. Bu yazıda kutanöz ve oküler rosaceanın patogenezinde yer alan yaygın ve spesifik moleküler mekanizmaları gözden geçiriyoruz ve laboratuvar ve klinik çalışmaların yanı sıra deneysel modelleri tartışıyoruz.