The human being is the only being who is aware that one day he will face death and seeks ways to cope with this fact. The solutions brought by the scientific paradigm to the problem of death have increased the life span of human beings but have not enabled him to attain the desire for immortality. Recently, the public disclosure of groundbreaking technologies has initiated the discussion that escaping from death can be possible through mental immortality. Transhumanism is the approach arguing that mental immortality is possible, that all problems in the biological structure of human beings will be solved with technological developments, and that human beings will achieve ultimate happiness. However, the idea that mind uploading technology will make human beings immortal has raised difficult problems that need to be discussed. The possibility of uploading the human mind to an artificial sub-matter has created a new discussion area for the problem of personal identity. In this study, while discussing the relationship between mind uploading technology and the problem of personal identity, the views of the philosophers who advocate such technology, familiar to us in science fiction scenarios, on the essence and personal identity of human beings are tried to be determined. Through the nature of personal identity, the possibility of reconstructing the mind in an artificial environment is discussed with various thought experiments.
İnsan bir gün ölümle karşı karşıya kalacağının farkında olan ve bu gerçekle baş etmenin yollarını arayan yegâne varlıktır. Ölüm sorununa bilimsel paradigmanın getirdiği çözümler insanın yaşam süresini arttırmış ancak ölümsüzlük arzusuna kavuşmasını sağlayamamıştır. Son zamanlarda çığır açıcı teknolojilerin kamuya sunulması ölümden kaçışın zihinsel ölümsüzlükle mümkün olabileceği tartışmasını başlatmıştır. Transhümanizm de zihinsel ölümsüzlüğün mümkün olduğunu, teknolojik gelişmelerle insanın biyolojik yapısındaki bütün sorunların çözüleceğini, insanın nihai bir mutluluğa kavuşacağını savunan yaklaşımdır. Ancak zihin yükleme teknolojisinin insanı ölümsüzlüğe kavuşturacağı düşüncesi tartışılması gereken zor problemleri de beraberinde getirmiştir. İnsan zihninin yapay bir alt maddeye yüklenme olasılığı kişisel kimlik problemine yeni bir tartışma alanı oluşturmuştur. Bu çalışmada da zihin yükleme teknolojisinin kişisel kimlik problemi ile ilişkisi ele alınırken, bilimkurgu senaryolarında görmeye alışık olduğumuz bu teknolojiyi savunan düşünürlerin insanın özü ve kimliği üzerine olan görüşleri belirlenmeye çalışılmıştır. Kişisel kimliğin doğası üzerinden, zihnin yapay bir ortamda yeniden oluşturulmasının imkânı çeşitli düşünce deneyleri ile tartışılmıştır.