2. Uluslararası Sosyal Bilimleri Kongresi (USBIK 2019), Nevşehir, Turkey, 30 January - 02 February 2019, pp.164
Dünya çapında uluslararası barışı sağlamak ve korumak için yüzyıllardır devletler tarafından değişik
teknolojiler kullanılıp, değişik sistemler kurulmuştur. Teknolojik gelişmeler bazen hukuki olarak
yasak olmasa da, uluslararası platformda kullanımları kolayca suiistimal edilebilir. Dronlar örnek
gösterildiğinde, eğer kötü amaçla kullanılırlarsa bir anda birçok insanı hedef alarak, onları
katledebilir ve terörizmin bir parçası haline gelebilir. Bu nedenle teknolojik gelişmeler zaman zaman
uluslararası hukuk normları ile çatışmakta ve uluslararası hukuk normlarının da teknolojik
gelişmelere ayak uydurması için güncellenmesi ya da yenilenmesi gerekmektedir. Devletlerin
uluslararası alanda daha fazla hak kazanabilmesi için günümüz teknolojik koşullarında dronların
kullanımı bir ihtiyaçtır, ancak tüm uluslararası hukuk normlarında gerekli görüldüğü takdirde
kısıtlamalar olduğu gibi, dronların kullanım alanlarına göre uluslararası hukuk alanında bazı
kurallara tabi olup sınırlarının belirlenmesi gerekmektedir. Uluslararası güvenlik sistemle rinin
oluşması ve kurulması için, ayrıca uluslararası insancıl hukuku, uluslararası silahlı çatışmalar hukuku
ve uluslararası insan hakları hukukunun korunması için dronların ortak olarak uluslararası
platformda statüye tabi olup, kullanım çerçevelerinin çizilmesi gerekmektedir. Silahlı çatışmalar
hukuku, Lahey ve Cenevre Sözleşmeleri, Birleşmiş Milletler tüzüğünün genel ilkeleri, geleneksek
hukuk normları dronların kullanımını hukuka uygun koşullarda sağlamak için kapsamlı bir yasal
düzenleme yapılmasına öncülük etmektedirler. Ancak dronlar için özel bir uluslararası metin
oluşturulmadığı sürece dronların gelişen teknolojik koşulları takip edip kullanım alanlarının kesin
olarak belirlenmesi ve yasal statüleri, çözümlenememiş bir soru olarak devam edecektir.
Anahtar Kelimeler: drone, uluslararası hukuk, uluslararası silahlı çatışmalar hukuku